Kendini “Allah’ın memuru” olarak tanımlayarak, yeni bir şifa sistemi kurduğunu söyleyen şifa uygulayıcısı üzerinde “meccanen şükür frekansındayım” yazılı yaşam çiçeği motifli tablo ve ürünler sunmaktadır.
Bu tablonun meditasyon, dua, namaz gibi ruhsal çalışma ve ibadetlerden önce, kısa bir süre seyredilmesinin, zihni sakinleştirerek daha huzurlu bir ibadet imkânı sağladığını söylemektedir.
Bu bağlamda, şifa ve koruyucu nitelik taşıyan, kişiye özel kodlamalı, yaşam çiçeği takıları, su çubuğu, bereket iğnesi, tütsü, cüzdan, şifalı taşlar gibi çeşitli mistik simge ve ögeler içeren ürünlerin:
Ailenizi şifalandıracağı, problemlerinizi çözeceği, yaşamınızı bereketlendireceği ve neşeli bir hâle gelmenize katkı sağlayacağı iddia edilmektedir.
İmam-ı Rabbani, Hz Hatice ve üstazların himmet ve rehberliğinde bir ülkenin kaderini sessizce dönüştürmeye katkıda bulunduğunu söyleyen uygulayıcının kullandığı Yaşam çiçeği armasının ilk örneklerini:
Mısır’daki Abydos’taki Osiris Tapınağı, MÖ 1. yüzyılda Herod’un sarayı ve Roma mozaiklerinde görmekteyiz.
Hristiyanlık döneminin ilk yüzyıllarında inşa edilen kiliselerde kutsal su ile mesh edilen alanları göstermek, İngiltere’de cadıların binalara girmesini engellemek amacıyla duvarlara işlenmiştir.
Ayrıca, İtalyada Padan milliyetçiliği mensupları ve İskandinav mitolojisinde tanrıların yaşadığı alana ithaf edilen isimle kurulan Asgardia Uzay Krallığı oluşumu da aynı sembolü kullanmaktadır.
Allah “Hâfiz ve Şafi olup kulun korunması konusunda öncelikle görevi meleklere vermiştir. “İnsanın önünde ve ardında devamlı surette, nöbetleşerek görevlendirilen melekler vardır. Bunlar, Allah’ın emrinden ötürü, onu koruyup kollarlar.” (Rad suresi, 11)
Allah Resulü, “Kim, kendisini zarardan koruması için bir şey takarsa, Allah (cc), o kimsenin korunmasını taktığı şeye bırakır.” (Tirmizi, Tıbb 34) diyerek, kişinin şifa vermesi veya kendisini ve mekanı koruması gibi gayelerle bir şey takmasını şirk olarak nitelendirmiştir.